İzmir, bu yıl farklıydı. Fuar İzmir’in geniş hollerinde yalnızca tekneler değil, yerli üretimin kendine güveni de sergilendi. Katılımcı profili, organizasyon yapısı ve kurumsal kimliğiyle MAST İzmir Boat Show artık sıradan bir kara fuarı olmaktan çıkıp sektörde ayrı bir yer edindiğini açıkça gösterdi. İstanbul’un kalabalığından uzak, daha seçici ve hedef odaklı bir buluşmaydı bu. Özellikle yerli üreticilerin öne çıkması, fuarın gerçek kimliğini ortaya koydu.
23-27 Nisan tarihleri arasında Fuar İzmir’de gerçekleşen MAST İzmir Boat Show Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, hem katılımcı sayısıyla hem de sergilenen teknelerin niteliğiyle bu alandaki iddiasını bir kez daha kanıtladı. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen fuarda 350’den fazla tekne ve deniz aracı yer aldı. Sergilenen teknelerin yaklaşık yüzde 70’inin yerli üretim olması, fuarın en çarpıcı detaylarından biriydi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve ED Fuarcılık iş birliğiyle hayata geçirilen organizasyon, sadece sayılarla değil, sunduğu çeşitlilik ve kaliteyle de fark yarattı. Fiyat aralığı 150 bin TL’den başlayıp 20 milyon TL’ye kadar uzanan tekneler, yerli üreticilerin ulaştığı üretim gücünü ve tasarım vizyonunu gözler önüne serdi.
İzmir’in Yıldızı Parlıyor
Fuara adım attığınız anda hissedilen ilk şey, yerli üretimin kendine olan güveniydi. Gerek tasarımıyla dikkat çeken tekneler gerekse yeni teknolojilerle donatılmış ekipmanlar, İzmir’in neden artık yalnızca bir üretim şehri değil, aynı zamanda bir denizcilik markası haline geldiğini anlatıyordu. İzmir Tekne İmalatçıları ve Tedarikçileri Dayanışma Derneği (TEKİMDER) Başkanı Hüseyin Akduman’ın da vurguladığı gibi, Türkiye bugün megayat üretiminde dünyanın ilk üç ülkesi arasında yer alıyor ve İzmir bu başarının önemli bir parçası.
Küresel Pazarda Türk İmzası
Fuar süresince öne çıkan bir diğer gözlem, Türkiye’nin artık sadece kendi denizcisine değil, küresel pazara da üretim yapıyor oluşuydu. Avrupa’dan Amerika’ya, Avustralya’dan Orta Doğu’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada Türk teknelerine olan ilgi artıyor. Akduman, Avustralya’dan gelen bir firmanın, nakliye maliyetlerini azaltmak amacıyla üretimini Türkiye’ye kaydırdığını belirtirken, ülkenin bu anlamda stratejik bir köprü işlevi gördüğünü de hatırlattı. Öte yandan, yurt dışı fuar desteklerinin azalması ise sektörün gelişim hızı üzerinde potansiyel bir tehdit olarak masada duruyor.
Lüks Teknelere Talep Yükseliyor
Sergilenen tekneler arasında özellikle 10 metre üzeri olanlara ilgi büyüktü. Akduman, küçük teknelerde talebin düştüğünü, buna karşılık lüks segmentte satışların arttığını ifade etti. “25 metre üzeri teknelere olan talep globalde de artmış durumda,” derken bu eğilimin önümüzdeki yıllarda daha da güçleneceğini belirtti. Ancak marina ve kara park alanlarının yetersizliği, 5-10 metrelik teknelere olan ilgiyi olumsuz etkiliyor. Yer bulunamayan tekneler, bağlama ücretleri 500 bin TL’yi bulan marinalarla karşı karşıya kalıyor; bu da yatırımcıyı daha büyük teknelere yönlendiriyor.
Rakamlar Değil, Vizyon Konuştu
Fuarın ev sahiplerinden İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı Onur Fatih Gökçedağ, katılımcı ve ziyaretçi sayılarındaki artışın altını çizerken, fuarın yalnızca bir ticaret platformu değil, aynı zamanda denizcilik kültürünün paylaşıldığı bir vitrin olduğuna dikkat çekti. Katılımcı firma sayısında önceki yıla göre %20’lik bir artış yaşanırken, fuarı 40 binin üzerinde kişinin ziyaret ettiği açıklandı.
Geleceğe Güvenle Bakan Bir Sektör
ED Fuarcılık Kurucu Ortağı Dilek Soydan, fuarda yerli üretimin bu denli güçlü temsil edilmesini sektör için bir dönüm noktası olarak nitelendirirken, İzmir’in yakın gelecekte Türkiye’nin en büyük kara fuarına ev sahipliği yapacağına inandığını söyledi.
“İzmir’in denizcilik sektöründeki marka değerine sağladığı katkıyı yerinde görmek bizi çok motive etti,”
sözleriyle fuarın ulaştığı seviyeye dikkat çekti.
İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Başkanı Yusuf Öztürk ise, İzmir’in yalnızca üretimle değil, organizasyon gücüyle de büyüdüğünü vurguladı. Kentin artık bir tekne üretim merkezi olarak anıldığını ve yapılan her fuarın bu unvanı daha da pekiştirdiğini söyledi.
İzmir’deki bu beş günlük denizcilik buluşması, yalnızca tekne alım-satımıyla değil, bir sektörün geleceğine dair ipuçlarıyla da doluydu. Eğer bu yıl MAST İzmir Boat Show’u gezdiyseniz, muhtemelen yalnızca tekneleri değil, Türkiye denizcilik sektörünün giderek daha sağlam temeller üzerinde büyüdüğünü de yakından görme fırsatı buldunuz. İzmir’in rüzgârı, bu kez karada esti; ama yarattığı dalga, çok daha uzağa ulaşacak gibi görünüyor.